Blog

SİTRİN

Sitrin

Yahudi tüccarların bu taşı kasalarında ve cüzdanlarında bulundurmalarının yanı sıra, ticaret yaparken de yanlarında taşımaları, onun tarihsel sürecinde ‘Bereketin Sembolü’ olarak anılmasını sağlamıştır.

Sarı tonlarına sahip bu taş, Brezilya, Rusya, Fransa, Madagaskar, Britanya ve Birleşik Devletler’den çıkarılır. Fakat doğal sitrinin rezervleri oldukça azalmaya başlamıştır. Bu yüzden ısıyla işlenmiş ametist, piyasada yaygın olarak sitrin diye satılmaktadır.

Tüm gücünü güneşten alır ve yaşam için güçlü bir enerji kaynağı oluşturur. Asla temizlik gerektirmeyen bu taş, güneşle arınır ve güneşten beslenir. Negatif enerjiyi emer, dönüştürür ve dağıtır.

Çevre için son derece koruyucudur. Bulunduğu ortamdaki tüm olumsuzlukları ortadan kaldırdığından, topluluk ve aile içinde yaşanan sorunları gidermeye yardımcı olur. Aynı zamanda bireyselliği de geliştirerek, kişinin kendine olan inancını güçlendirir.

Geçmiş yaşama tutunan odağı, şimdiki zamana yönlendirerek, ileriye dönük olmayı ve dolayısıyla yeni deneyimlerden keyif almayı öğretir. Depresyonun, korku ve endişelerin üstesinden gelerek, içsel sükunet verir. Bilginin özümsenmesine ve kontrol edilebilmesine olanak tanıyarak bilgeliğin önünü açar.

Bir aura koruyucusu olarak erken uyarı sistemi gibi çalışır ve negatif frekanslara karşı önceden tedbir alınmasını sağlar. Tüm çakraları temizler. Karın ve göbek çakralarını uyarır. Taç çakrayı harekete geçirerek, sezgisel yönü destekler.

Bolluk ve başarıyı çekerken aynı zamanda cömertliği de teşvik ederek, paylaşımcı olmayı sağlar.

Sindirim sistemini, dalak ve pankreası korur. Böbrek ve safra kesesi enfeksiyonlarında etkilidir. Şeker hastalığında kullanılır. Tiroidi ve kadınsal hormonları dengeler.